Dünyanın en meşakkatli ve özveri isteyen mesleklerinin başında şüphesiz gazetecilik gelir. Mesai mefhumu gözetmeden feragatla ekmeğinin peşinden koşan gazeteciler, kutsal bir görevi ifa etmektedirler. Ülke ve dünya gündemine ilişkin takipleri ve kamuoyunu bilgilendirme emekleri takdire şayandır.
15 Temmuz’un o karanlık gecesinde vatanın birlik ve beraberliğine, milletin istikbaline uzanan ellerin kırılmasında, basınımız şüphesiz çetin bir sınav verdi. Üst aklın maşası FETÖ ve onun katiller ordusunun, Türkiye’yi üçüncü sınıf bir ülke haline getirme girişimleri, milletimizin büyük cesareti, basınımızın özveri ve sorumluluğu ile bertaraf edildi. Yerli ve milli bir duruş ile; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’ın çağrılarını halkımıza ulaştıran kıymetli basınımız, İkinci Kurtuluş Savaşı mücadelesinin verilmesinde önemli bir etken olmuştur.
Basın özgürlüğü ve ifade hürriyeti, anayasal düzenin bir gerekliliğidir. Demokrasinin temel değerlerinden biri olan basın özgürlüğü ve ifade hürriyeti, halkın objektif ve tarafsızca bilgi almasında büyük önem arz etmektedir. Fakat bu; ülkenin birliğine ve bekasına zarar verecek, terörün ekmeğine yağ sürecek kalemlerin oynatılması anlamına asla gelemez.
Milletimizin haber alma hakkı adına; cefakarlıkla, fedakarlıkla gecesini gündüzüne katıp, demokrasinin ve devletinin yanında saf tutarak mesleğini icra eden basın mensuplarımızın ’10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlar, meslek hayatlarında başarılar dilerim.