Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık, Kilis İl Başkanlığını ziyaretinde sınır ötesi harekatın devam ettiği süreçte özellikle Kilis'e gelerek vatandaşın yanında olduklarını hissettirmek istediklerini bildirdi.

 

Kilis'in nüfusundan fazla Suriyeliyi evinde, şehrinde ve gönlünde barındırdığını aktaran Çalık, şunları ifade etti:

 

"Bizden çok daha umutlu ve zafere hazır şekilde olduklarını gördük. Sizden Allah razı olsun. Halkımız bize şunu çok net şekilde söyledi; 'Siz hiç merak etmeyin. Biz burada aslanlar gibi duruyoruz. Biz devletimizin, hükümetimizin yanındayız.' Başkomutanımız, 20 Ocak'ta ordumuza verdiği talimatla harekat başladı. Bu harekatın tek bir hedefi var. O hedef, Türkiye'nin bütünlüğüne dirliğine zarar verecek olan her türlü terör örgütüne karşı teyakkuzda olmak ve o hedefleri vurmaktır. Biz sınırlarımıza dokundurtmayız, bu kim olursa olsun. İster Amerika olsun, ister uluslararası güçler olsun, isterse de onların taşeronu terör örgütleri olsun. Ne PKK'ya ne YPG'ye sınırlarımıza dokunma izni vermeyiz. İnlerine girene kadar terör örgütleriyle mücadele edeceğiz. Alfabede harf bırakmadılar 'PKK, YPG, KCK' dediler, bazen onları adı FETÖ oldu, bazen DEAŞ oldu. İsimleri farklı ama hepsinin hedefi Türkiye'nin birliği ve bütünlüğü."

 

Kara ve hava operasyonlarıyla Zeytin Dalı Harekatı'nda da neticeye ulaşılacağını vurgulayan Çalık, vatandaşlardan aldıkları güçle terörle mücadeleye devam edeceklerini bildirdi.

 

Çalık, Fransa'nın BM Güvenlik Konseyini toplantıya davet ettiğini hatırlatarak, şunları kaydetti:

 

"BM Güvenlik Konseyi ve BM'nin ilgili hukuki maddeleri çerçevesinde sınır güvenliğimizi korumak amacıyla bu operasyonu yapıyoruz. BM Güvenlik Konseyi alacağı kararı buna göre vermeli. Ayrıca Kilis'teki mahallelerimiz dolaştık, yaralılarımızı gördük. Sivillere nasıl saldırı yapıldığını BM Güvenlik Konseyinin görmesi lazım. Bugün Reyhanlı'yı da ziyaret edeceğiz. Orada 47 yaralı vatandaşımız ve hayatını kaybeden Suriyeli bir kardeşimiz var. O roketlerin ve füzelerin gereğini, BM Güvenlik Konseyi görmeli, biz Türkiye Cumhuriyeti olarak bunlara asla izin vermeyeceğiz. Güvenlik Konseyinin de kararını bu çerçevede vermesi gerek."